Yolsuzluk yaptıkları ve rüşvet aldıkları gerekçesiyle İstanbul ve Ankara’da çok sayıda işadamı gözaltına alındı. Gözaltına alınanların içinde hükümete yakınlığıyla bilinen Ali Ağaoğlu gibi kişilerin yanısıra İçişleri Bakanı Muammer Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın oğulları da bulunuyor
HABER MERKEZİ (17.12.2013)- Bu sabah saatlerinde İstanbul ve Ankara’da yapılan baskınlarda çok sayıda işadamı yolsuzluk ve rüşvet gerekçeleriyle gözaltına alındı. Gözaltına alınanların içerisinde hükümete yakınlığıyla bilinen işadamlarının yanı sıra, bakan çocukları ve bir belediye başkanı da bulunuyor.
Ergenekon Davası eski savcısı, şu anki İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Zekeriya Öz ile ona bağlı olarak görev yapan savcı Celal Kara tarafından yürütüldüğü belirtilen üç ayrı ‘operasyon’un bir yıl süren takip sonucunda genel bir ihbar üzerine başlatıldığı belirtiliyor.
Dört bakan çocuğu, banka müdürleri, belediye başkanları, işadamları..
Gözaltına alınan isimlerse manidar. Özellikle hükümete yakınlığıyla bilinen işadamlarının yanısıra bakan çocukları ve belediye başkanları da bulunuyor. Gözaltına alınanlardan isimleri ortaya çıkanlar şunlar;Muammer Güler’in oğlu Barış Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlu Salih Kaan Çağlayan ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar , Çevre Bakanlığı Genel Müdürü Mehmet Ali Kahraman, Çevre Bakanı Danışmanı Sadık Soylu ve Zafer Çağlayan’ın Özel Kalem Müdürleri Mustafa Behçet Kaynar ve Onur, Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Ali Ağaoğlu ve Reza Zarrab.
Tarihi eser kaçakçılığı, rüşvet ve yolsuzluk
Gözaltı gerekçesi olarak ise genel olarak yolsuzluk ve rüşvet gösteriliyor. Yolsuzluk iddiaları arasında Marmaray güzergahı üzerinde imar yolsuzlukları, TOKİ ihalelerindeki yolsuzluklar ve rüşvetler, rant yolsuzlukları, yerel yönetimlerin imara açmadığı arazilerin rüşvetle bakanlık üzerinden illegal olarak imara açılması, Fatih Belediyesi’nin sit alanındaki arazilerin bakanlığın gücünü kullanarak illegal olarak imar ve inşaata açılması gibi gerekçeler de bulunuyor
Ayrıca Topkapı Sarayı’ndan bazı tarihi eserlerin Arap Şeyhlerine satıldığı, Marmaray kazıları sırasında çıkan tarihi eserlerinse kamuoyuna açıklanmadan el altından satıldığı belirtiliyor.
