Demokratik Gençlik Hareketi (DGH) 6 Kasım YÖK’ün kuruluş günü vesilesiyle 3 Kasım’da Yüz Çiçek Açsın Kültür Merkezi (YÇKM) Sinema Salonu’nda “YÖK gericiliğine karşı örgütlü mücadelemizi yükseltelim” şiarıyla bir etkinlik düzenledi
HABER MERKEZİ (04.11.2013)- Demokratik Gençlik Hareketi (DGH) 6 Kasım YÖK’ün kuruluş tarihi vesilesiyle 3 Kasım’da Yüz Çiçek Açsın Kültür Merkezi (YÇKM) Sinema Salonu’nda “YÖK gericiliğine karşı örgütlü mücadelemizi yükseltelim” şiarıyla düzenlediği etkinliği kitleye ulaştırdı.
Salonda sahne arkasına “Bugünü geçmişte aramalı yarını bugünden kurmalıyız” yazılı Demokratik Gençlik Hareketi (DGH) imzalı özalit asıldı. Salona “Tutsak öğrenciler serbest bırakılsın” , “Kahrolsun YÖK gericiliği” , “YÖK-polis-medya bu abluka dağıtılacak” yazılı dövizler asıldı.
YÖK’ün kuruluş sürecinin analizi yapıldı
Etkinlik devrim şehitleri için yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Ardından DGH Temsilcilerinin katılımıyla 12 Eylül Askeri Faşist Cuntası tarafından kurulan, YÖK’e karşı mücadele yöntemlerini tartışıldığı bir söyleşi gerçekleştirildi.
DGH Temsilcisi söyleşi sırasında yaptığı konuşmada, YÖK’ün kurulması sürecinin analizini yaparak, F Tipi projelerinin tarihsel arka planına dikkat çekti. F Tipi hapishanelerin açılarak devrimci tutsaklar üzerinde baskı mekanizmalarının kurulmaya çalışıldığını anlatan temsilci, bu hapishanelerin açılması sürecinde, devletin devrimci tutsaklar üzerindeki baskılarına ve katliamlarına değindi. Bu saldırılara karşı hapishanelerde mücadelenin açlık grevi ve ölüm orucu eylemleriyle sürdürülerek saldırıların geri püskürtüldüğünü anlattı. Burjuva feodal basının hapishanelerin hedef gösterildiği süreçte devrimci tutsaklara yönelik saldırıları kışkırtan yayınlar yaparak kara propagandaya destek verdiğini belirtti. 19-22 Aralık 2000’de hapishanelerde açlık grevleri ve ölüm oruçları devam ederken çeşitli hapishanelere eş zamanlı olarak, Hayata Dönüş Operasyonu adıyla yapılan saldırılar sonucu 28 devrimcinin katledildiği açıklandı. Bu süreçle birlikte F Tipi hapishanelerin açıldığını anlatan temsilci, bu baskı mekanizmaların bir ayağı olan YÖK’ün kuruluş sürecini anlatmaya geçti.
‘Eğitim her alanda ticarileştirilmeye çalışılıyor’
DGH Temsilcisi eğitim alanında 12 Eylül Askeri Faşist Cuntası’nın YÖK’ü kurarak toplumsal muhalefetin lise ve üniversitelerde de ezilmeye çalışıldığını açıkladı. “Eşit, parasız, bilimsel anadilde eğitim” mücadelesinin YÖK’ün baskıları sonucu engellenmeye çalışıldığını ifade eden temsilci, bu baskılar sonucu üniversite öğrencilerinin YÖK-polis-Rektörlük işbirliğinde çeşitli baskılarla sindirilmeye çalışıldığını anlattı. Bütün bu baskıların devrimci demokrat öğrencilerin mücadelesini engelleyemediğini belirten temsilci, baskılara karşın “Eşit parasız bilimsel ana dilde eğitim” mücadelesinin devam ettiğini ifade etti.
‘Üniversiteler ticari işletmelere dönüştürülmeye çalışılıyor’
Günümüzde eğitimin adım adım ticari işletmelere dönüştürülmeye çalışıldığını belirten temsilci, “Eğitim özgürlüğü” söylemleriyle gerçekler arasındaki çelişkiye değinerek, eğitimin ticarileştirilmesi için hayata geçirilen her adımda, ‘ne kadar paran varsa o kadar eğitim alabilirsin’ anlayışının adım adım yerleştirilmeye çalışıldığını anlattı. Temsilci bu baskılara karşı mücadelenin liselerde ve üniversitelerde sürdürüldüğünü belirtilerek örgütlü mücadeleyi geliştirmenin önemine dikkat çekti.
Ardından liseli DGH temsilcisi söz alarak eğitim sistemi içerisinde AKP’nin öğrencilere dayattığı 4+4+4 sisteminin getirilmesinden, imam hatiplerin ve meslek liselerinin yaygınlaştırılmasına ve düz liselerin kaldırılmasına kadar pek çok uygulamanın yaygınlaştırıldığına dikkat çekti. “Eşit parasız bilimsel anadilde eğitim” mücadelesinin önemine vurgu yapan temsilci, son olarak “Postallarla geldiler biz de çözümü mücadeleyle kazanacağız” diyerek konuşmasını bitirdi.
Gençlik kütüphanesi oluşturmak için kampanya
Son olarak herkese açık bir gençlik kütüphanesi oluşturmak için kampanya başlattıklarını açıklayan DGH temsilcisi, etkinliğe katılan herkese salonda bulunan ayraçları alarak katkı sunması çağrısında bulundu. Ayrıca kütüphanelerinden de kitap desteği beklediklerini açıkladı.
Tutsak öğrencilerden Diren Taşkıran’ın mektubu okundu
Söyleşinin ardından tutsak öğrencilerden Diren Taşkıran’ın gönderdiği mektup okundu. Kitle mektubun okunmasının ardından alkışlarla Taşkıran’ı destekledi.
YÇKM Tiyatro Topluluğu sahneye çıkarak, 12 Eylül Askeri Faşist Cuntası’nın kurulmasının ardından YÖK’ün kuruluş süreci ve üniversite öğrencileri üzerindeki baskıları mizahi dille işleyen “Hezeyan” adlı oyun sahnelendi. Oyun izleyicilerin alkışlarıyla ve yoğun ilgisiyle karşılandı.
Grup Munzur Kolektifi üyelerinin şarkıları ilgiyle izlendi
Ardından Grup Munzur sahneye çıkarak Grup Munzur Kolektifi üyeleri, İbrahim Yoldaş, Baba Oğul ve Dağ Dumandır şarkısını seslendirdi. Salonda bulunan kitle, “Önderimiz İbrahim Kaypakkaya” sloganlarını atarak alkışlarla dinletiye destek verdi. Grup Munzur’un Hücrem şarkısını bütün devrimci tutsaklar için seslendirmesinin ardından kitle, “İçerde dışarıda hücreleri parçala” , “Devrimci tutsaklar onurumuzdur” sloganlarıyla tutsaklara destek verdi. Grup Munzur ayrıca Rojava için yazdığı şarkıyla, “Üşür Ölüm” adlı şarkıyı Behzat Firik’e atfen seslendirirken, izleyicilerin coşkusu doruğa çıktı. Etkinlik son olarak Grup Munzur’un söylediği İsyan Ateşi şarkısıyla sona erdi.
