Demokratik Haklar Federasyonu (DHF) ve Ovacık Kültür Derneği’nin de aralarında bulunduğu devrimci, demokratik ve yurtsever kurumlar, dün Ovacık’ta Maraş ve 19-22 Aralık Katliamı’nda hayatını kaybedenleri düzenlediği meşaleli bir yürüyüşle andı
DERSİM (20.12.2014)- Yeşil Yazı Caddesi’nin üzerinde “19-22 Aralık Katliamının Hesabını Soracağız” pankartının arkasında bir araya gelen aralarında DHF ile Ovacık Kültür Derneği’nin de bulunduğu devrimci, demokratik ve yurtsever kurumlar, Ovacık Belediyesi önüne meşaleli yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüş boyunca “Maraş Katliamı’nın hesabını soracağız”, “Yaşasın devrimci dayanışma”, “Katil devlet hesap verecek” sloganları atıldı. Belediye Binası önüne gelindiğine kitle adına yapılan basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Aralık ayı, T.C.’nin birçok katliamını takvim yapraklarına sığdırdığı günleriyle doludur. Geleceğin aydın yüzlerini taşıyan yoksullara karşı egemenlerin reva gördüğü katliamla,r her zaman devletin gerçekliği olmuştur. Maraş’ta Alevileri katleden, 19 Aralık 2000 yılında hapishanelerde devrimcileri katleden devlet, 28 Aralık 2011 tarihinde Roboskî de 35 Kürt’ü katlederek insanlığa karşı işlenmiş suçlarını çoğaltmıştır.
Aralık ayı, T.C.’nin birçok katliamını takvim yapraklarına sığdırmış günleriyle doludur
19 Aralık tarihinde 20 hapishanede eş zamanlı olarak başlayan ve 22 Aralık tarihine kadar devam eden devlet katliamının saldırısı sonucu 28 komünist-devrimci hunharca katledilmiş, binlerce tutsak büyük bir saldırı altında kademe kademe F tipi hapishanelerine konulmuştur. 12 jandarma taburu, 42 ayrı bölük ve 10 bin askerin katıldığı 19-22 Aralık Hapishaneler Katliamı sonrası komünist-devrimci tutsaklar içeride ve dışarıda ÖO eylemlerine devam etmiş, Küçük Armutlu ve Alibeyköy’de devam ettirilen ÖO eylemlerine karşı 2001 yılında yapılan saldırılarda da Küçük Armutlu direniş evinde bulunan 4 devrimci katledilmiştir. Sömürgeci faşist Türk devleti, 19 Aralık 2000 tarihinde Türkiye ve Kürdistan zindanlarında devrimci tutsaklar üzerine tam bir barbarlık örneğiyle saldırmış, uyguladığı vahşet, işkence ve saldırılar sonucunda onlarca devrimci tutsak yaşamlarını yitirerek şehit düşmüştür.
“Hayata Dönüş” adı altında gerçekleştirilen tarihin bu en büyük vahşeti karşısında direnen 122 devrimci-komünist yaşamını yitirmiştir
T.C. tarihinin en kanlı katliamlarından biri olarak tarihe geçen 19-22 Aralık Hapishaneler Katliamı’nın sorumlularına karşı şimdiye kadar göstermelik olarak açılan birkaç dava dışında herhangi bir gelişme yaşanmamıştır. Bu katliamda bizzat yer alan birçok faşist katil, devlet tarafından özellikle AKP döneminde ödüllendirilmiştir. Katliamın hedefinde olan yüzlerce tutsak hakkında ise davalar açılarak haklarında onlarca yıla varan hapis ‘cezaları’ istenmiştir. Emperyalist efendilerinin emriyle devlet politikası olarak hayata geçirilen 19-22 Aralık Hapishaneler Katliamı’nın sorumlusu bir bütün olarak faşist Türk devleti ve dönemin görevli kadrosudur. Tarihi boyunca hapishanelerini komünist-devrimcileri, yurtseverleri ve geniş halk kesimlerini “ıslah’’ etmek için en etkin şekilde kullanmaya çalışan faşist Türk devletinin bu gerici politikasının karşısında her dönem devrimcilerin direngen direnişini bulmuştur. Özcesi tarihin en kanlı saldırılarından olan 19-22 Aralık Hapishaneler Katliamı’ndan bizzat faşist Türk devleti ve gerici kurumları sorumludur. Katliam gerçekliği faşist Türk devletinin karakteristik özelliğidir, devlet geleneğidir. Siyasi rant amaçlı dile getirilen ‘özür’ vs. söylemler riyakarlıktan öteye bir anlam ifade etmemektedir. 19 Aralık Katliamı’nın hesabını soracağız.”
Basın açıklamasının ardından Ovacık Belediyesi Düğün Salonu’nda 19 Aralık Hapishaneler Katliamı ve F Tipi Filmi’nin gösterimiyle anma sonlandırıldı.
