Kimin Cumhuriyeti?

Mevcut burjuva cumhuriyet halklarımıza karşı zorla inşa edilmiş ve kendisini bu zeminde bugünlere kadar var etmiş olan burjuva faşist diktatörlükten başka bir şey değildir. Bu gerici zeminin dışında ona hiçbir ilerici anlam yüklenemez. Bu cumhuriyetin mayasında soykırıma tabi tutulan Ermenilerin kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında ezilen Kürt ulusunun kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında Alevilerin kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında Aydınların, ilericilerin, devrimcilerin ve Komünistlerin kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında baskı ve zulüm vardır. Bu cumhuriyetin mayasında azgın bir sömürü vardır. Ve bu cumhuriyetin mayasında kadim halkların tarihsel, sosyal, ekonomik ve kültürel birikimlerinin üzerinde zorla palazlanma vardır. Dolayısı ile bizlerin ve haklarımızın tek yapacağı şey bu gerici burjuva cumhuriyeti kutsamak değil tam tersine onu paramparça ederek tarihin çöplüğüne yollamaktır.

HABER MERKEZİ (28.10.2015)-Yarın 29 Ekim Cumhuriyet bayramı. Muhtemelen yarın devlet erkânı başta olmak üzere bir yığın çevre ‘’ Cumhuriyetim çok yaşa’’vb şatafatlı argümanlar ve kutlamalarla şanlı cumhuriyetlerini bir kez daha yâd edecekler. Bu arada ayıp olmasın değinmesek haksızlık olur kendisine sol, devrimci hatta komünist diyen birçok çevrede muhtemelen yarın yine şatafatlı bildiriler, açıklamalar ve kutlamalarla 29 Ekim’i selamlayacaklardır. Onlar pişkince selamlamaya devam ede dursunlar ve gerici manipülasyonlarla halklarımızın bilincini köreltmeye çalışırlarken bizlerde gerçeklerin asla ve asla böyle olmadığını, mevcut cumhuriyetin tarihinin hiçbir aşamasında ilerici ve demokratik bir muhteva içermediğini ve halklarımızı hiçbir şekilde temsil etmediğini haykırmaya devam edeceğiz. Ve yine berrak biçimde mevcut cumhuriyetin halklarımızı temsil etmesi bir yana halklarımızın kanı üzerinden kendisini zorla var ettiğini ve bu gerici faşist gelenek zemininde bugünlere kadar geldiğini haykırmaya ve teşhir etmeye devam edeceğiz.

Burjuva medeniyetçi aydınlanmadan kopamayanların cumhuriyete methiyeler dizmeleri yâda mevcut cumhuriyeti demokratikleştirmeye çalışmaları artık bunca yaşanmış olan ve tarih tarafından defalarca kez kanıtlanan toplumsal gerçekliklere rağmen bu anlayışta ısrar etmeleri bizler açısından iflah olmaz bir yerde durmaktadır. Dolayısı ile bu anlayış sahiplerine bu saatten sonra tekrardan bu gerçekleri anlatmanın zaman tüketmekten başka hiçbir işe yaramayacağını biliyoruz..Sınıf işbirlikçisi bir pozisyonda kalmakta ısrar edenlere, bünyesini sosyal şovenizm zahiri ile güçlendirmeye çalışanlara ve iflah olmaz biçimde cumhuriyeti ve Kemalizmi devrimin müttefik’i olarak gören anlayışlara karşı söylenmesi gerekenler 72’de Komünist önder Kaypakkaya tarafından berrak biçimde söylenmişti ve o günden bugüne kadar da binlerce kez söylenmeye devam edildi. Fakat hala buralarda ısrar edenlere artık diyecek bir şeyimiz yok. Çünkü bu anlayış sahiplerinin burjuva çizgi genleri anlattıklarımızı tıbbi olarak kabul etmeyecek kadar çürümüştür.

Mevcut burjuva cumhuriyet halklarımıza karşı zorla inşa edilmiş ve kendisini bu zeminde bugünlere kadar var etmiş olan burjuva faşist diktatörlükten başka bir şey değildir. Bu gerici zeminin dışında ona hiçbir ilerici anlam yüklenemez. Bu cumhuriyetin mayasında soykırıma tabi tutulan Ermenilerin kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında ezilen Kürt ulusunun kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında Alevilerin kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında Aydınların, ilericilerin, devrimcilerin ve Komünistlerin kanı vardır. Bu cumhuriyetin mayasında baskı ve zulüm vardır. Bu cumhuriyetin mayasında azgın bir sömürü vardır. Ve bu cumhuriyetin mayasında kadim halkların tarihsel, sosyal, ekonomik ve kültürel birikimlerinin üzerinde zorla palazlanma vardır. Dolayısı ile bizlerin ve haklarımızın tek yapacağı şey bu gerici burjuva cumhuriyeti kutsamak değil tam tersine onu paramparça ederek tarihin çöplüğüne yollamaktır.

Halklarımızın Osmanlı ve devamcısı olan burjuva cumhuriyet paradigmasına dayanacağı ve feyiz alacağı hiçbir tarihsel mirası yoktur ve olamaz. Ona dayanan ve feyiz alanlar ancak ve ancak iflah olmaz bilumum gericiler ve sınıf işbirlikçilerdir. Bizim dayanacağımız ve feyiz alacağımız mirası yine 72’de komünist önder Kaypakkakaya berrak biçimde göndere çekmişti. Bugünde üzerinde yükseldiğimiz tarihsel miras budur.

Halklarımızın gerçek kurtuluşunun yegâne adresi Sosyalist cumhuriyetler birliği programı üzerinde biçimlenen ve tam hak eşitliğine dayanan özgür bir dünya düşünü kılavuz edinen sosyalizm ve komünizm den başka bir şey değildir.

Önceki İçerikTİKKO Gerillaları Dersim’de Sonsuzluğa uğurlandı
Sonraki İçerikDEVRİMCİ SAVAŞ ZENGİN MÜCADELE BİÇİMLERİNE BAŞVURMAK ZORUNDADIR!