AMED(02.09.2013)- İstasyon Meydanı’ndaki 1 Eylül mitinginde bir araya gelen 50 bini aşkın kişi, Rojava direnişini sahiplendi. DTK ve BDP öncülüğünde 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla 50 bini aşkın kişi, “Newroz coşkusuyla onurlu bir barışa yürüyor, Rojava devrimini selamlıyoruz” şiarıyla İstasyon Meydanı’na akın etti.
BDP, DTK, EMEP, ESP, KESK Şubeler Platformu, KeSKeSor LGBT, Diyarbakır Tabip Odası, Barış Anneleri İnisiyatifi, DÖKH, MEYA-DER gibi çok sayıda sivil toplum, emek ve meslek örgütü temsilcisinin de yerini aldığı mitinge HPG Askeri Konsey üyesi Ertem Karabulut’un (Numan Amed) annesi Remziye Karabulut, PYD Eş Başkanı Asya Abdullah, BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk, BDP’li vekiller Ayla Akat Ata, Hasip Kaplan ve Altan Tan katıldı. Barış Anneleri İnisiyatifi aktivistleri beyaz renkli fistanları ile alana “Söz bitti. Barış için hemen adım atılsın!” yazılı pankartları ile giriş yaptı. Polis, çevre ilçelerden gelen grupların yanlarında getirdiği üzerinde “Bijî berxwedana YPG” yazısı bulunan pankartın üzerindeki yıldızı gerekçe göstererek, el koydu. Kısa süreli gerginliğe neden olan olayı protesto eden kitle, arama noktası önünde uzun süre oturma eylemi gerçekleştirdi.
Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunun yapıldığı mitingde ilk konuşmayı Tertip Komitesi adına BDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Zübeyde Zümrüt yaptı. Abdullah Öcalan tarafından başlatılan sürece ve Rojava’daki gelişmelere dikkat çeken Zümrüt, bu süreçte hükümetin sorumluluklarını yerine getirmesini istedi.
Zümrüt’ün ardından konuşan Barış Anneleri İnisiyatifi aktivisti Sultan Koyun, AKP hükümetinin demokratik çözüm sürecinde Kürt halkını oyalamaya çalıştığına işaret ederek Kürt halkının vereceği direnişle bunun boşa çıkarılabileceğine dikkat çekti. Ardından Mersin MKM’den Kadir Çat sahne aldı.
Daha sonra alanı dolduran on binlere seslenen BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak “Biz Halepçe’yi yaşamış bir halkız. Katliamın ne olduğunu iyi biliyoruz. Kürt halkı katliamların karşısında olacaktır. Çözüm askeri müdahalede, savaşta değil. Rojava’da halkımız büyük bir devrim yaşıyor. İnsanlık devrimi yaşanıyor. Rojava kazanırsa tüm insanlık kazanacak. Rojava kazanırsa Amed, Mahabad, Hewler kazanacak” dedi.
Rojava heyeti dakikalarca alkışlandı
Daha sonra dakikalarca süren “Biji berxwedana YPG” sloganıyla yapacağı konuşma için sahneye çıkan PYD Eş Başkanı Aysa Abdullah ve beraberinde gelen Rojava heyeti alanı dolduranları selamladı. Uzun süren alkış ve sloganların ardından konuşmasına başta kadınlar olmak üzere tüm halkları selamlayarak başlayan Abdullah, “Bugün Ortadoğu’da ve bölgemizde bir savaş yaşanmaktadır. Halk egemen güçlere karşı mücadele etmektedir. Eğer demokrasi olacaksa Ortadoğu halklarının iradesi ile olur. Ortadoğu’da birçok gelişmeler var maalesef birçok yanlışlarda yapılmaktadır. Her gün yüzlerce insan yaşamını yitiriyor, binlerce insan göçe zorlanıyor ve köyler yıkılıyor. Bölgemiz üzerinde yürütülen siyasetin Ortadoğu’daki halkların birlikte bu sisteme karşı mücadele etmesi gerekiyor. Eğer Ortadoğu’da değişim dönüşüm olacaksa Kürt halkı olmadan olmaz. ‘Barış olacak’ diyenler var onlar doğru söylemiyor. O barış diyenlere soruyoruz. Kürtleri kabul etmiyorsunuz, Kürtlerin özerkliğini, bağımsızlığını kabul etmiyorsunuz, kendi diliyle var olmasını istemiyorsunuz. O zaman sizler demokrasiden yana değilsiniz demokrasiye karşısınız demektir.’ dedi.
Rojava’da çetecilerin yaptığı saldırıların bütün Kürt halkına yönelik bir saldırı olduğunu kaydeden Abdullah, “Biz bütün Kürtlerin siyasi, örgütlülüğü ve tüm gücüyle buna karşı mücadele etmemiz gerekir. Bunun için bütün Kürtler ortak siyaset yürütmelidir. Ulusal kongre bunun için önemli bir aşamadır. Rojava’ya siyasi, askeri, ideolojik yapılan saldırılar Rojava iradesine yapılan saldırılardır. Suriye’deki halkların kardeşliğini bozmak amaçlanmaktadır. Bu politikalarda çeteciler ve onları destekleyenler tarafından yapılıyor” dedi.
Tuğluk: Türkiye’yi uyarıyoruz
Abdullah’ın konuşmasından sonra söz alan DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk, Kürt halkının en acımasız zulüm altında bile barış mücadelesini verdiğine dikkat çekerek, “Bu mücadelenizden dolayı önünüzde saygıyla eğiliyorum” dedi.
Çeşitli bahaneler ile Suriye’ye askeri müdahale yapılmak istendiğini vurgulayan Tuğluk, “Ortadoğu’da kendilerine yer edinmek istiyorlar. Biz bu sömürgecilerin oyunlarını çok iyi biliyoruz. Çözüm, barışta halkların iradesini esas almaktan geçiyor. Suriye’ye müdahale tartışılırken, AKP savaş çığırtkanlığı yapıyor. Suriye’ye askeri bir müdahalenin zafer sarhoşluğunu yaşıyor. Suriye’ye dönük savaş politikaları ateşle oynamaktır. AKP’nin Suriye’ye askeri müdahaleye bu kadar heveslenmesinin altında Rojava yatıyor. Olası bir müdahalede kaşla göz arasında Rojava devrimini bastırmanın yolu aranıyor. Rojava’da halkımız demokratik öz yönetim hakkını kullanmıştır. Hiç kimsenin bu devrimi boğmaya, bu devrimi etkisizleştirmeye hakkı yoktur. Türkiye’yi uyarıyoruz. Çetecileri örgütleyerek halkımızın üzerine göndermekten vazgeçin. Ne pahasına olursa olsun Rojava devrimini sahipleneceğiz. Rojava’daki halkımız ne Esad’tan ne de ÖSO’dan yanadır. Rojava’daki halkımız halkların barış ve kardeşlik içinde yaşamasını öngören üçüncü bir yoldur” diye konuştu.
Tuğluk’un konuşmasının ardından Bismil’den yürüyüşle mitinge gelen gençlerin mesajı okundu. Miting konuşmaların ardından sanatçıların seslendirdiği parçalarla sona erdi.
Mitinge DHF de destek verdi.
1 Eylül’de birçok ilde miting
1 Eylül vesilesiyle İstanbul, Dersim, İzmir, Ankara, Van, Antep, Malatya, Adıyaman, Batman, Siirt, Manisa ve Bursa gibi birçok ilde mitingler düzenlendi. Van’daysa mitingi sonrası Hacıbekir (Xaçort) Mahallesi’nde polislerle gençler arasında şiddetli çatışma çıktı. Çatışmada biri ağır 2 genç yaralandı, 5 kişiyse gözaltına alındığı.