HABER MERKEZİ(20.07.2017)-Varlık gerekçesini tamamen gericilik zemininde zor’a dayanarak sürdüren faşist ‘’TC’’ devleti, Osmanlıdan devraldığı barbarlık ve zulüm geleneğini Cumhuriyet’le daha modern bir düzlemde taçlandırmış ve bugünlere kadar sömürü, soykırım, katliam ve zulüm üzerinden kendini var etmiştir. Cumhuriyet tarihi aynı zamanda çeşitli ulus, milliyet, inanç ve cinsiyetlerden halklarımız üzerinde tam bir zorbalık, kan deryası ve halklar hapishanesi tarihidir.
İlerici ve aydınlık olan her şeye düşmanlık temelinde kendini örgütleyen ‘’TC’’ devleti, aydınlık ve daha güzel bir gelecek düşüşü için mücadele eden bütün toplumsal dinamikleri stratejik olarak tehlike görmüş ve her türlü kirli araç ve barbarca yöntemlerle bastırmaya çalışmıştır. Bu gerici sınıfsal karakterine uygun olarak bugüne kadar binlerce, on binlerce aydın, demokrat, ilerici, yurtsever, devrimci ve komünist hunharca katledilmiştir. Binlercesi de hapishanelere konularak susturulmaya çalışılmıştır. Bir halklar mozaiği olan Anadolu ve Mezopotamya coğrafyası tam anlamıyla halklar hapishanesine dönüştürülmüştür.
Aynı gerici gelenek ve barbarlık düzemlinde halklara karşı kendini zor üzerinden inşa ederek bugünlere gelen ‘’TC’’ devleti ve onun somuttaki tescili gerici faşist uygulayıcısı olan Erdoğan/AKP iktidarı da tarihsel geçmişini aratmayacak düzeyde bir barbarlıkla aydınlık ve daha güzel bir dünya düşü için mücadele edenlere karşı vahşice saldırmakta ve katletmektedir. Bu vahşi ve barbarca katliamlardan biri de kuşkusuz ki 33 genç devrimcinin hunharca katledildiği Suruç katliamıdır. Kobane’nin inşası çalışmaları kapsamında genç düşlerini ve umutlarını Kobane’nin başta çocukları olmak üzere halkına taşımak için Suruç’a giden 33 genç devrimci Erdoğan/AKP’nin iktidarının beslemeli stratejik ortağı IŞİD barbarları tarafından vahşice katledilmişlerdir. Suruç katliamı ‘’TC’’ tarihinin katliamlarla dolu olan tarihine eklenmiş en vahşi katliamlardan biridir.
Fakat bizler biliyoruz ki aydınlık bir dünya düşüyle serüvenciler misali yollara düşerek umut taşıyanlar saldırı ve katliamlarla asla engellenemezler. 33 düş yolcusu bu ülkenin en onurlu, en namuslu ve aydınlık geleceğini temsil eden kızıl karanfilleridir. Şimdi onların aydınlattığı özgürlük ve kurtuluş yolunda binlerce genç devrimci bayrağı devralmış durumdadır.
Vahşice katledilişlerinin 2.Yılında 33 düş yolcusunun devrimci hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz.